ali kemal: Temmuz 2014

7 Temmuz 2014 Pazartesi

Mavi


her düştüğümde elimden tutup kaldıran ışıklı aydınlığım. aşarken zifir karanlık yalnızlıklarımı, her an biraz daha kanıksarken acılarımı, baştacı edilen. bazen hayatıma bir adın tamlaması ile düştü bazen nazım'ın dizeleri ile.

5 Temmuz 2014 Cumartesi

Bulantı

Sadece midede gerçekleşen bir hareketlenme değil bulantı. Bazen insanın belleği, bilinci, bildiği, bilmek istediği ve hatta yeri ve göğü de bulanabiliyor. Böyle zamanlarda en temizi çekilip hayatın sessiz bir koyuna, kürekleri kırık, yellenleri yırtık, kırılmış gövdenizi suyun, havanın, artık her neyinse işte onun durulmasını beklemek gerekiyor. Yoksa yer ve göğün tanrıları pek kızıyor halinize. Poseidon sularını çekip alıyor ayaklarınızın altından bir bulanıklık kalmıyor ama sular da gidiyor, ardından herşey. Oysa rakının demini alması su, kafanın ayması içinde ölmeyen bir sadelik de şart. Herşey durulana kadar kırık kürekler ve yırtık yelkenlerle beklemek ilk şart sanki, sanki tekrar yola düştüğünde o yelken ve küreklerle çıkmayacaksın yolculuğa, tazeleneceksin. Rakıya su katılmalı, sigara nemsiz olmalı fakat rakıda buz hiç bir zaman tercih sebebi olmamalı üstelik.

4 Temmuz 2014 Cuma

Ciğerimin Köşesi

Ne güzel bir hitaptır bu? Ne deli bir tanım? Yüreğim zaten senin de bir de ciğerimin köşesi oluver demek gibi. Sıradan değil kat'iyen. Ciğerimin köşesi olmak kolay mı öyle?